Küçük Hasan’ın Yeri

Lezzetin peşinden yollara dökülmeye dünden hevesli damaklar için, bir rehber kitap alırken, televizyon ekranlarında bolca örneğini gördüğümüz yeme-içme mekanlarını tanıtan ptogramları izlerken, internetten mekan araştırması yaparken sihirli bir çekim yaratan tabirdir; “Yol Üstü Lezzet Durakları”. Herkesin çoktan keşfettiği, sükunetiyle birlikte lezzetini eksilten yerlere tekrar tekrar gitmektense, müdavimlerinin fısıltı gazetesinden yayılan bir habemişçesine size duyurduğu yeni mekanları keşfetmek benim için yeğdir. Bunun için de bazen “yoldan çıkmak” gerekir.

Sakin Şehir ( CittaSlow ) ünvanlı, ıhlamur kokulu Vize’nin Çakıllı Beldesi’ni pek çoğumuz ancak yol üzerindeki 800 küsur yıllık anıt çınar ağacı ile biliriz. Oysa, yoldan çıkıp Ergene Nehri pınarlarının da doğduğu “Ergene Mesire Alanı”na doğru giden 4 kilometrelik yolu takip ederseniz, sizi tazelik hissiyle kuşatarak doğada huzur içerisinde hissetiren, sükuneti ile“Sakin Şehir Vize”nin vizyonuna omuz veren, yöreye has lezzetleriyle damakları şenlendiren bir mekan sizi karşılar. Küçük Hasan’ın Yeri…

Istranca ormanlarının kuytusunda bir lezzet durağı; Küçük Hasan’ın Yeri…

Çakıllı Belde merkezinden ayrılan ve yol tabelalarının size eşlik ettiği Ergene Mesire Alanı’na varmak için yaklaşık 4 kilometrelik bozuk bir yol ile, beldenin kuzeyini kuşatan Istrancalar’ın eteklerine doğru yol almanız gerekiyor.

Bu yolculuk sırasında sizin huzurunuzu bozabilecek tek görüntü, orman kuşağının eteğine bir kanser hücresi gibi çöreklenmiş ve yolculukta sol tarafınıza doğru 3-4 kilometrelik bir mesafede göreceğiniz taş ocaklarının iç acıtan manzarası olacaktır. Trakya’nın ve Trakyalılar’ın kanayan yarası olan bu yöredeki orman örtüsünü, Ergene’yi ve yerleşim yerlerinin su kaynaklarını tehtid eden bu ocaklar ile ilgili uzun yıllardır süren mücadeleler ne yazık ki henüz hedefine ulaşamamıştır. Bu konudaki farkındalığı diri tutmak için bu “lezzetsiz” durumdan siz değerli okuyucularımızı da böylelikle haberdar etmiş olalım ki, yöre halkının mücadelesinde onların ihtiyacı olan manevi desteği sunabilecek bir doğa dostu daha kazanmış olabilelim.

Bozuk yolun sonunda Ergene Mesire Alanı’nı ilan eden girişe varmadan 100 metre kada öncesinde, sağa sapan, orman dokusu sebebiyle gözden kaçırabileceğiniz yola dikkat edin. Ulu ağaçlarla çevrili bu yoldan 100 metre içeri girdiğinizde karşınıza dikilecektir; Küçük Hasan’ın Yeri.

Küçük Hasan’ın Yeri bundan çok değil 3-4 sene öncesinekadar ancak bu yöre halkının, orman işçilerinin ya da avcıların bildiği, şimdiki halinden eser bile olmayan derme çatma ahşap barakaya benzer bir yapıdan ibaretti. Ne vakit ki, doğa yürüyüşü grupları bu bölgedeki rotaları etkinlik takvimlerine eklemeye başladılar, o zaman tanınırlığı, bilinirliği hızla arttı.

Burada, Tekirdağ merkezde faaliyet gösteren ve her hafta onlarca kişiyi Trakya’nın değişik bölgelerine götürmeyi başaran Zirve Dağcılık ve Doğa Sporları Derneği’nin Tekirdağ Şubesi’nden özellikle bahsetmek gerekir. Yıllık faaliyet programlarında en az iki farklı mevsimde yöreye doğa yürüyüşü düzenleyen ekip, faaliyet sonrasında bu mekanda vakit geçirmeye başlar. Daha evvel bahsettiğimiz gibi, o zamanlarda derme çatma ahşap bir barakadan ibaret olan mekan ile ilgili fotoğrafların derneğin etkinlikleri sonrası paylaşılması dikkatleri çeker. Hele ki, dernek üyelerinin ormanın tam da göbeğindeki bu kuş uçmaz kervan geçmez kabilinden mekanda kutladığı yeni yıl gecesi farkındalığı arttırır. Gecenin sabaha kavuşmasına yakın saatlere kadar mekandan ayrılamayan işletmeci Hasan KÖSEM çareyi, o gece anahtarı dernek üyelerine vererek nükteyle karışık “Ben eve gidiyorum, ne haliniz varsa görün !” demekte bulur. O gecenin ertesinde paylaşılan, doğada geçirilen yılbaşı gecesine dair fotoğraflar takipçileri tarafından büyük beğeni ile karşılanır. O vakitten sonra, ne zaman ki “Çakıllı Doğa Yürüyüşü” etkinliği düzenlense, katılım bir öncekinden fazla gerçekleşecek, etkinlik sonrası yorgunluk atmanın mekanı Küçük Hasan’ın Yeriolacaktır.

Tüm bu olumlu gelişmelere beldenin bağlı olduğu Vize ilçesinin CittaSlow ( Sakin Şehir ) belgesini almasıyla oluşan farkındalık da eklenince,Hasan KÖSEM de mekanı bir lezzet ve doğaya kaçış adresi olarak dönüştürmeye karar verir.

Ab-ı Hayat; “Pomaan Çeşmesi”

Genişçe bir meydan ve meydanın sonunda ahşap, dairesel formlu, iki katlı bir ana mekan ve bu mekana eşlik eden yaşam alanı ile mutfak ünitesinin ana mekana eklendiği yapı karşılar sizi. Bu genişçe meydanı çevreleyen ormanın Ergene Mesire Alanı’na doğru olan yamaçları, teraslar halinde yükselen kır masalarıyla donatılmıştır. Hemen bu terasların kıyısından küçük şelaleler yaparak aşağılara doğru süzülen pınarlar, çok değil yaklaşık 250-300 metre uzaklıktaki Ergene Nehri pınarlarını oluşturan kaynaklardan besleniyor. Yemeğinizi beklerken yapacağınız kısa bir yürüyüşle, her mevsim bin bir renkten örtüsünü bürünmüş bu eşsiz doğada, pınarların başına vardığınızda karşınıza çıkacak olan “Pomaan Çeşmesi” ( Pomak(ğ)’ın Çeşmesi ) sizi gülümsetmeye yetecektir. “Pomaan Çeşme, Su İçmeden Geçme…”

Bu ulu ormana ev sahipliği yapan mesire alanında yürüyüşü lezzetli bir yemekten sonrasına bırakıp, biz Küçük Hasan’ın Yeri’ne geri dönelim isterseniz.

Teraslar halinde düzenlenmiş tepeye yaslanan kır masaları, küçük şelaleler oluşturarak aşağılara doğru uzanan orman örtüsü boyunca aşağılara doğru da uzanıyor. Bunun için dereyi aşan köprücükten karşıya geçip, kendinize doğayla başbaşa olabileceğiniz bir yer seçmekle başlayın bizce.

Ergene pınarlarını en saf, en duru ve serin haliyle görebileceğiniz Küçük Hasan’ın Yeri’nde menünün başında alabalığın olması hiç de şaşırtıcı değil herhalde. Bu serin suların dingin akışıyla beslenen küçük havuzcuklarda alabalığınızı kendiniz seçebilir ve sizin için hazırlanması için mutfağa gönderebilirsiniz.

Öte yandan et ürünleri ve köftelere dair seçeneklere, mezeler, soğuk ve sıcak içecekler eşlik eder. Bu arada mekanın içkili bir mekan olduğunu da bu konuda hassasiyetleri ya da arayışları olanlara hatırlatmış olalım.

Fakat Trakya’ya gelmişken yörenin lezzetli et mutfağının ürünlerini pek çok yerde bulabileceğinizi, daha dile damağa gelir bir lezzeti denemek isterseniz, özellikle bahar aylarını tercih edin ve mekanda çevirme tatmayı ihmal etmeyin.

Özellikle bahar aylarının körpe oğlakları ve kuzularından hazırlanan, Trakya ile özdeş çevirmeler bu mekanda büyük titizlikle hazırlanıyor. Yine de gruplar halinde gelecekler ya da gelip de bulamayacağından endişe duyanların önceden telefonla sipariş vermesini salık vermemiz gerekir. Çünkü müdavimi çok olan ve yüzlerce kilometreöteden bile lezzet düşkünlerini Trakya’ya çeken bu lezzetin çarçabuk bitmesi, hele ki hafta sonu günlerinde hiç de şaşılacak bir durum değil.

Küçük Hasan’ın Yeri’nde bu çevirmelerin hazırlanması için yöreye özgü malzemelerden bir de fırın yer alıyor. Ters U şeklinde, 2 metre yüksekliğinde, 2 buçuk 3 metre uzunluğunda, bir kapı ile içine girilebilen bir fırın burası. Etrafı balçık çamurla sıvanmış fırının orta yerinde, fırının neredeyse boyunca uzanan ateş yakılan bir bölüm var. Yere konumlanmış bu ocaklıkta odun ateşinden köz elde ediliyor. Bu ateşi üzerinde kurulan düzeneğe kazığa geçirilmiş oğlaklar, çevirmelik kuzular diziliyor. Düzenekteki çevirmelikler zaman zaman çevrilerek, bazen üst düzenektekiler ateşe yakın alt düzeneğe taşınarak ( ya da tersi ) her tarafının nar gibi kızarması sağlanıyor.

Çevirmelik oğlaklar, kuzular yörede doğal yayılışı ile beslenerek üretilen yöre üreticilerinden elde ediliyor. Etlerindeki nefaseti çoğu zaman herhangi bir baharat ile aromalandırmaya bile gerek kalmıyor. Çevirmelik eti tuz ile ovmak çoğu zaman yetiyor da artıyor bile.

İç mekan ahşap dokusyla, çepeçevre cam ile doğaya açılan ışık dolu atmosferiyle oldukça sıcak. Ormanın içerisindeki kır masaları dururken buraya neden ihtiyaç durulur ki demeyin, bu ulu ormanın kuşattığı çevre yaz aylarında bile sizi hafiften titretecek şekilde soğuyuverir. Daha doğrusu geceyle gündüz arasındaki fark burada daha fazla kendini hissettirir. O sebeple iç mekana geçmeyi arzulayabilirsiniz. Bunu bildiğinizde mekanın ortasında yanan varil sobanın tavana hayal perdesinden ışıklı huzmeler bırakması bile sizi şaşırtmayacaktır. Sobanın üzerinde daima kaynayan çaydanlıklardan teklifsiz, dilediğiniz kadar çay alıp yudumlayabilirsiniz.

Küçük Hasan’ın Yeri ile ilgili sizi birkaç hususta uyarmış olalım. Bu ulu ormanın sakladığı bölgede pek çok köşede cep telefonlarınızın sinyallerini alamayabilirsiniz. Bu operatörünüze göre değişen bir durum olsa da, genelde bu yönde olduğunu bilin. Bir de, internet hizmetlerinin buraya taşınmasının zorluğu sebebiyle bu hizmeti, buna bağlı olarak pos cihazlaryla kredi kartıyla ödeme yapamadığınız için üzerinizde nakit bulundurarak mekana uğramanızı tavsiye ediyoruz.

Bu tavsiyelere, Küçük Hasan’ın Yeri’ne gelmişken Sakin Şehir ( CittaSlow ) ünvanlı Vize ilçesinin tarihi ve kültür dokusunu görmelerini, deniz, orman, göller ve akarsular ile tarih dokusunun öpüştüğüKıyıköy’ü mutlaka görmelerini de ekliyoruz.

_______________________________________________________________

Fotoğraflar :

Dinçer ALABAŞOĞLU, Fahri AYTAÇ, Işın ÖZKAN, Lezzet Gezgini Blog Sayfası

KÜÇÜK HASAN’ın YERİ

Hasan KÖSEM

Ergene Mesire Alanı – Çakıllı / VİZE-Kırklareli

Tel : 0 537 527 96 62